Mart ayında KediKız tam bir Mart kedisi olduğunu ispatladı. Cümle aleme, konu komşuya.
Hiç yanaşmayan, kendini zor sevdiren kedi bir anda gelip yanınızda oturmaya başladı. Ayaklarınızın dibinde dolanıyor falan. Allah Allah dedik ve kedimiz huy değiştirdi diye düşündük. Ama kedikız sürekli yuvarlanmaya başlayınca ve hele de bu yuvarlanmalar sırasında başını artık tak-tuk yerlere vurmaya başlayınca bunun huy değiştirme ötesinde birşey olduğunu anladık. Korkuyla önce gecenin 11'inde veterineri aradık. Kendisi gayet sakin " Kediniz kızgınlık dönemine girmiş " deyiverdi. Minik kedikızımız büyümüş meğer :) Bu süreç 1 hafta kadar devam etti, yuvarlanmalara çığlıklar ve ağlama şeklinde miyavlamalar eşlik etti, çok komikti hali, çok...
Gelelim bu ayki kültürel aktivitelere....
Şirketten kız arkadaşlarla film gecesi yaptık, Pazartesi olduğu ve gnctrkcll günü olduğu için sinema kalabalıktı. Filmimiz " Kolera Günlerinde Aşk ". Sinemaya gitmeden işyerinde bir arkadaşımız kitabı okuduğunu ve muhteşem bir aşktan bahsedildiğini söyledi. Beklentimiz artmıştı. Oyuncular da son yılların gözdesi Javier Bardem ve " Karşı Pencere " den çok sevdiğim Giovanna Mezzogiorno. Gelin görün ki film tam bir hayalkırıklığı oldu. Konu kesinlikle çok güzeldi, ama ortak kararımız iyi işlenememiş oluşu oldu. Kitabı okumadığıma pişman oldum, sonunu da biliyorum artık, okuyabilir miyim acaba?
Ayın en yağmurlu gecesi ise bir baleye gittim, İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nden, AKM'de. Balenin adı Hüsn'ü Aşka Dair. Her baleye gidişimde balerin olma isteğim hala devam ediyor. En ön sıralardan bilet alamazsam gitmiyorum zaten, çok büyük bir gıptayla ve hayranlıkla seyrediyorum... Balenin müzikleri biraz kasvetliydi ama yine çok güzeldi. Bir sonraki ay da KESİTLER'e gitmek istiyorum.
Tiyatro ise Gönül Hırsızı adlı oyun. Çok eğlenceli, neşeli bir konusu vardı. Oyuncular çok iyi, Nilgün Belgün ve Can Gürzap başrollerde, süre makul. Tavsiye olunur, Profilo'da...
No comments:
Post a Comment